Mini Gastrik Bypass Ameliyatı (Cerrahisi)

Sayfa İçeriği

Tümü ile kapalı yöntemle gerçekleştirilen, mide hacmini küçültmeyi ve ince bağırsakların bir bölümünün emilim işlevinden ayrı kalmasını amaçlayan bir çeşit cerrahi operasyondur. Mini Gastrik Bypass ameliyatı obezite cerrahisi kapsamında uygulanan ameliyatlar arasında en kolay ve hızlı operasyonlardan biridir. Sadece ameliyat sırasında değil aynı zamanda operasyonun sonrasında da hastaya konforlu bir iyileşme süreci vaat eder. Mini Gastrik Bypass Ameliyatı kısa süreli ve uygun maliyetli bir ameliyattır. Özellikle hiperlipidemi, Tip 2 Diyabet ve hipertansiyon gibi hastalıkların varlığı halinde yüksek bir kontrol gücü sağlar. Sağladığı avantajlar, hızlı ve kolay uygulanabilir olması ve başarılı sonuçlar vermesinden dolayı dünya genelinde sıkça tercih edilen bir obezite cerrahisidir. Adana’da hastalarına hizmet veren Genel Cerrahi ve Gastroenteroloji Cerrahisi Uzmanı Doçent Doktor Kuntay Kaplan, Mini Gastrik Bypass ameliyatı hakkında bilinmesi gerekenleri anlattı.

Mini Gastrik Bypass Nedir?

Mini Gastrik Bypass ameliyatı obezite rahatsızlığının tedavisinde kullanılan etkili yöntemlerden biridir. Hastanın kontrollü biçimde kilo vermesini sağlayan bu yöntem aynı zamanda obeziteye bağlı gelişen farklı sağlık sorunlarının da önlenmesine katkı sağlar. Keselerle bölünen mideye, ince bağırsaklar kısmi şekilde yönlendirilir. Bu da hastanın bir öğünde alabileceği toplam kalori miktarının azaltılmasını ve sindirim sırasında vücudun emebileceği kalori miktarının sınırlandırılmasını sağlar. Bunun neticesinde ise kontrollü kilo kaybı teşvik edilmiş olur.

Mini Gastrik Bypass Kimlere Uygulanır?

Mini gastrik bypass ameliyatı vücut kitle indeksi 35 ve üzeri değerde olan kişilerde tercih edilir. Bunun yanı sıra metabolik sendrom yaşayan hastalar da mini gastrik bypass ameliyatı için uygun adaylar olarak değerlendirilir.

Mini Gastrik Bypass Nasıl Uygulanır?

Mini gastrik bypass ameliyatı bağırsakların besin emilimini sınırlandırmayı ve mide hacminin küçültülmesini amaçlar. Operasyonun aşamaları ise şu şekildedir:

İlk olarak hastanın karın bölgesinde bir cm boyutunda minimal kesiler açılır. Bu kesilerin içerisinden trokar adı verilen cerrahi ekipmanlarla hastanın vücuduna giriş yapılır.

Trokarlarla kamera ve cerrahi aletler hastanın vücuduna girer.

Midenin hemen giriş kısmında küçük bir mide tüpü meydana getirilir. Bu da midenin bir bölümünün, geri kalanından tümüyle ayrılmasını sağlar. Operasyonun ardından kişinin kullanmaya devam edeceği mide, bu tüp biçimindeki küçük midedir.

Tüp mideden ayrılan büyük kısım yine hastanın vücudunda kalmaya devam eder ve ürettiği salgıları üretmeyi sürdürür. Küçük mide ve ince bağırsak arasında bir bağlantı oluşturulur. Bu da hastanın tükettiği besinlerin bağırsaklara geçmesini sağlar.

Mini Gastrik Bypass İle Nasıl Kilo Verilir?

Mini Gastrik Bypass ameliyatı geçiren hastalar ilk iki yıl içerisinde fazla kilolarının yüzde elliye yakınını verirler. Ameliyat üç farklı etki ile kişinin kilo vermesini sağlamaktadır. Bu etkileri sıralamamız gerekirse:

Mide Hacminin Küçülmesi

Mini gastrik bypass cerrahisi ile kişinin midesinin hacmi büyük oranda küçültülür. Mide hacmindeki bu küçülme kişinin öğünlerde tüketebileceği toplam gıda miktarını azaltmaktadır.

İnce Bağırsağın Emiliminin Kısıtlanması

Mini Gastrik Bypass cerrahisi, ince bağırsağın başlangıç noktasındaki 200 cm kadar kısmının gıda geçişinden ayrılmasını sağlar. Bu bölgeden besin geçmemesi fazla kalorilerin vücut tarafından emilmesini engeller. Bu sayede hastanın kilo kaybı teşvik edilmiş olur.

Hormonal Düzenleme

Mini Gastrik Bypass ameliyatı ile midenin büyük bir bölümü işlevinden ayrılır. Midenin bu bölümüne gıdalar geçemez. Bu da midenin bu bölgesinin etkinliğini yavaş yavaş kaybetmesine neden olur. Bu sayede vücudun salgıladığı açlık hormonunun miktarı önemli oranda azalır. Beyne çok daha az açlık sinyali gönderilir. Bu da kişinin çok daha çabuk tokluk hissine erişmesini sağlar.

Mini Gastrik Bypass Ameliyatında (Cerrahisinde) Riskler Nelerdir?

Mini gastrik bypass operasyonlarında bidenin büyük bir bölümü pasif hale getirilir. Ancak buna karşın midenin bypass edilen bölümü vücuttan çıkarılmaz. Yani ameliyat sırasında kişinin hiçbir organı kesilerek vücuttan alınmaz. Midenin büyük bir bölümü atıl ve işlevsiz şekilde karın içerisinde sabit tutulur. Bu açıdan mini gastrik bypass ameliyatının ardından orijinal haline geri dönüş olasılığı vardır.

Mini Gastrik Bypass ameliyatının meydana getirdiği risk unsurlarını sıralamamız gerekirse:

Safra Reflüsü

Safra reflüsü riskini azaltabilmek için safra salgısını getirmekle görevli bağırsak bölümü, daha yukarıdan aşağıya doğru bağlantı oluşturulur. Bu da safra akışının mideye uğramadan doğruca bağırsak içerisinde yoluna devam etmesini sağlar.

Mide Ülserleri

Mide ülseri son derece nadir görülen bir risktir. Bu durum endoskopik kontroller sayesinde takip edilir ve gerektiğinde müdahale edilir.

Dumping Sendromu

Operasyon sonrasında dumping sendromu yaşanmaması için kişinin karbonhidrat içerikli besinlerden olabildiğince kaçınılması gerekir.

Mini Gastrik Bypass Ameliyatında (Cerrahisinde) Görülen Standart Riskler Nelerdir?

Yetersiz veya aşırı miktarda kilo kaybı

Kemik erimesi

Apse veya yara benzeri enfeksiyonlar

Bulantı ve kusma

Bağırsak mesafesinin kısalmasından kaynaklı olarak yaşanan ishal

İnce bağırsağın emiliminin azalmasından dolayı gelişen mineral ve vitamin eksiklikleri

Safra kesesinde ya da yolunda taş oluşumu

Anastomoz darlığı veya kaçağı

Mini Gastrik Bypass Ameliyatının (Cerrahinin) Avantajları Nelerdir?

Emilim miktarı mini gastrik bypass sonrası çok daha düşüktür.

Hastanın midesinde işlevinden soyutlanan parça yok edilmediği için orijinal haline geri dönme ihtimali barındırır.

Tip 2 Diyabet ve obeziteye eşlik eden diğer rahatsızlıklara karşı çok daha net ve kalıcı çözümler alınmasını sağlar.

Hastanın ameliyat sonrası yeniden kilo alma ihtimali düşüktür.

Operasyondan sonra hastanın zorunlu olarak sıvı beslenmesine gerek yoktur.

Mini Gastrik Bypass Ameliyatının (Cerrahinin) Dezavantajları Nelerdir?

Reflü hastalığı olan kişiler için mini gastrik bypass ameliyatı uygun bir seçenek değildir.

Safra reflüsü riski söz konusudur.

Reflüden dolayı yemek borusunun tahriş olması ve mide ülseri riski söz konusudur.

Hastanın bağırsak emilimi azaldığı için yaşamı boyunca vitamin ve mineral takviyesi kullanması gerekebilir.

Mini Gastrik Bypass Ameliyatı (Cerrahisi) Hizmeti Verdiğimiz İller

Genel Cerrahi ve Gastroenteroloji Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Kuntay Kaplan, Adana'da deneyimli ekibi ve yüksek teknolojik donanımıyla Minimal Gastrik Bypass ameliyatlarını başarıyla gerçekleştiriyor. Adana'nın yanı sıra, Mersin, Osmaniye, Gaziantep, Kayseri, Şanlıurfa, Adıyaman, Malatya, Nevşehir, Aksaray, Konya, Karaman, Diyarbakır, Mardin, Hatay, Niğde, Kahramanmaraş, Elazığ, Sivas, Yozgat, Batman, Muş, Kilis, Erzincan, Şırnak, Hakkari ve Siirt gibi pek çok ilden gelen hastalar bu sağlık hizmetinden faydalanıyor. Siz de Doç. Dr. Kaplan’ın bu hizmetinden yararlanmak istiyorsanız, Randevu Al Formunu doldurarak tedavi sürecini başlatabilirsiniz.

Mini Gastrik Bypass Ameliyatı (Cerrahisi) Fiyatları

Mini Gastrik Bypass Ameliyatı (Cerrahisi) fiyat ve maliyetleri çok sayıda faktöre göre şekillenmektedir. Hastanın genel sağlık durumu, operasyonda kullanılacak cerrahi ekipmanlar, ameliyatı yönetecek doktor ve cerrahi ekibin uzmanlık ve tecrübesi maliyeti etkileyen faktörler arasında yer alır. Bunun yanı sıra operasyonun gerçekleştirileceği sağlık kuruluşunun teknolojik donanımı, ameliyat sonrası ve öncesi işlemler, hizmetin verildiği şehir ve benzeri unsurlar da mini gastrik bypass ameliyatı (cerrahisi) fiyatlarını etkileyebilmektedir. Mini Gastrik Bypass Ameliyatı (Cerrahisi) Fiyatlarına dair güncel ve net bilgi almak için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

NOT: Hastalıklar ve tedavi yöntemleriyle ilgili içeriklerimiz yalnızca bilgilendirme amaçlıdır. Sağlığınızla ilgili tüm konularda doktorunuza veya bir sağlık kuruluşuna başvurunuz.

Diğer Tedaviler

Randevu Al