Dünya ölçeğinde en yaygın görülen dördüncü kanser türü olan mide kanseri, midenin bir bölümüne yerleşen ve genellikle lenf bezlerine, karaciğere ve akciğer gibi başka organ ve dokulara yayılma tehlikesi gösteren bir hastalıktır. Mide mukozası içerisinde gelişen kötü huylu tümörlerin gelişmesi sonrasında mide kanseri meydana gelir. Ülkemizde en sık tespit edilen kanser türleri arasında yer alan mide kanseri, dünya genelinde her yıl yaklaşık 800 bin insanın yaşama veda etmesine yol açıyor. Erkeklerde kadınlara göre daha yaygın görülen mide kanseri günümüzde gelişen tıbbi teknoloji sayesinde erken aşamada tanı alabiliyor ve başarıyla tedavi edilebiliyor. Genel Cerrah ve Gastroenteroloji Cerrahisi Uzmanı Doçent Doktor Kuntay Kaplan laparoskopik mide kanseri cerrahisi hakkında bilinmesi gerekenleri sizler için anlattı.
Laparoskopik (Kapalı) Mide Kanseri Ameliyatı hastanın midesinde bulunan kanserli dokunun tamamıyla çıkartılması için uygulanan bir cerrahi operasyondur. Laparoskopik (kapalı) mide kanseri ameliyatında kanserli dokular çıkartılırken aynı zamanda çevredeki sağlıklı dokunun da sınırları tespit edilmektedir.
Laparoskopik (kapalı) mide kanseri ameliyatında operasyon minimal kesilerle gerçekleştirilir. Hastanın herhangi bir komplikasyon yaşama riski kapalı ameliyatlarda düşüktür. Kanama ve enfeksiyon riski ise açık cerrahiyle kıyaslanamayacak kadar azdır. Bu da hastaya çok daha konforlu ve hızlı bir iyileşme süreci sağlar.
Laparoskopik (kapalı) mide kanseri cerrahisinde hastanın vücuduna minimal kesiler üzerinden giriş yapılır. Büyük kesiler açılmadığı için laparoskopik mide kanseri ameliyatı hem cerrah hem de hasta açısından çok daha konforlu bir yöntemdir. Operasyon sırasında midedeki kanserli dokular vücuttan çıkartılırken sağlıklı dokunun sınırları belirlenerek korunur. Bazı durumlarda hastanın midesinin tamamen çıkartılması gerekir.
Bu gibi durumlarda midenin çevresinde yer alan ve kanserli hücrelerin yayılım gösterdiği lenf düğümleri ve başka dokular da çıkartılabilmektedir. Fakat bu durum ancak kanserli hücrelerin aşırı miktarda büyüyüp yayıldığı ve tedavi için başka herhangi bir yöntemin kalmadığı hastalarda kullanılır.
Laparoskopik (Kapalı) Mide Kanseri Ameliyatı daha az risk unsuru barındırdığı için günümüzde mide kanseri tedavisinde birinci tercihtir. Ancak her cerrahi operasyonda olduğu gibi kapalı mide kanseri ameliyatlarında da bazı risk faktörleri bulunur. Yine de bu riskler açık cerrahi operasyonları ile kıyaslandığında minimal seviyededir.
Ameliyat sonrasında cerrahi operasyon bölgesinde kanama yaşanabilir.
Ağrı şikayetleri meydana gelebilir. Fakat bu ağrılar açık cerrahidekine kıyasla çok daha hafif düzeydedir.
Hijyenik koşullar gerektiği gibi sağlanmadığı taktirde enfeksiyon durumu meydana gelebilir.
Operasyon eğer uzman ve tecrübeli bir cerrah tarafından yönetilmezse kanserli bölgenin yakınında yer alan sağlıklı dokular hasar görebilir.
Anesteziye bağlı gelişen bazı komplikasyonlar meydana gelebilir.
Kapalı (Laparoskopik) Mide Cerrahisinin sonrasında hastanın özen göstermesi ve dikkat etmesi gereken bazı konular vardır. Bu konuların başında yeni beslenme rutinine uyum sağlamak gelir. Midenin bir bölümünün veya tamamının vücuttan çıkarılmasını gerektiren operasyonların ardından artık kişinin beslenmesinde yeni bir dönem başlar. Alınabilecek gıda miktarı azalırken öğün araları sıklaştırılır. Kişi artık yiyecekleri daha yavaş ve daha uzun süre çiğneyerek tüketmelidir.
Yemek yediği sırada oturur pozisyonda olması gerekir. Önceki hayatında üç öğün beslenmese bile artık öğünlerin miktarı azaltılır ve sayısı arttırılır. Günce altı öğün beslenmeye geçilebilir. Doktorun verdiği beslenme tavsiyelerine harfiyen uymak gerekir. Beslenmenin yanı sıra dikkat edilmesi gereken bir diğer konu da gün içerisinde bol miktarda sıvı tüketmektir.
Laparoskopik (kapalı) mide kanseri cerrahisinin ardından hastanın ne sürede iyileşeceği, yapılan operasyonun içeriğine ve kapsamına göre şekillenir. Temel olarak laparoskopik ameliyatlarda hastalar, açık cerrahi ameliyatlarına kıyasla çok daha hızlı ve konforlu bir iyileşme süreci geçirirler. Ameliyatın ardından kısa süre sonra hastaneden taburcu edilen hastalar, doktorun öneri ve talimatlarına uydukları sürece normal yaşantılarına çok daha hızlı dönerler. Buna karşın tüketebileceği besin miktarı azalan hastanın yeniden enerji üretebilmesi ve kendisini toparlayabilmesi için belli bir süreye ihtiyacı olur.
Hastanın operasyon sonrasında beslenme konusunda yaşayabileceği zorluklar vardır. Sağlıklı ve dengeli beslenme için hastanın doktorunun ve diyetisyeninin tavsiyelerine uyması önemlidir. Bununla birlikte kendisine reçete edilen ilaçları da aksatmadan kullanmalıdır.
Genel Cerrahi ve Gastroenteroloji Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Kuntay Kaplan, Adana'da deneyimli ekibi ve yüksek teknolojik donanımıyla Minimal Gastrik Bypass ameliyatlarını başarıyla gerçekleştiriyor. Adana'nın yanı sıra, Mersin, Osmaniye, Gaziantep, Kayseri, Şanlıurfa, Adıyaman, Malatya, Nevşehir, Aksaray, Konya, Karaman, Diyarbakır, Mardin, Hatay, Niğde, Kahramanmaraş, Elazığ, Sivas, Yozgat, Batman, Muş, Kilis, Erzincan, Şırnak, Hakkari ve Siirt gibi pek çok ilden gelen hastalar bu sağlık hizmetinden faydalanıyor. Siz de Doç. Dr. Kaplan’ın bu hizmetinden yararlanmak istiyorsanız, Randevu Al Formunu doldurarak tedavi sürecini başlatabilirsiniz.
Laparoskopik (Kapalı) Mide Kanseri Cerrahisi (Ameliyatı) fiyat ve maliyetleri çok sayıda faktöre göre şekillenmektedir. Hastanın genel sağlık durumu, operasyonda kullanılacak cerrahi ekipmanlar, ameliyatı yönetecek doktor ve cerrahi ekibin uzmanlık ve tecrübesi maliyeti etkileyen faktörler arasında yer alır. Bunun yanı sıra operasyonun gerçekleştirileceği sağlık kuruluşunun teknolojik donanımı, ameliyat sonrası ve öncesi işlemler, hizmetin verildiği şehir ve benzeri unsurlar da laparoskopik (kapalı) mide kanseri cerrahisi (ameliyatı) fiyatlarını etkileyebilmektedir. Laparoskopik (Kapalı) Mide Kanseri Cerrahisi (Ameliyatı) Fiyatlarına dair güncel ve net bilgi almak için bizimle iletişime geçebilirsiniz.
Mide kanserinin kapalı cerrahi ile tedavisinde ameliyat süresini etkileyen faktörlerin başında hastanın vücut ağırlığı gelir. Aşırı kilolu bireylerin ameliyatı zorlu ve uzun süreli olabilirken, sağlıklı kilodaki bireylerin ameliyatı daha kısa sürede tamamlanabilmektedir. Bununla birlikte ameliyatın kapsamı da operasyon süresi üzerinde etkilidir. Örnek vermek gerekirse bazı vakalarda midenin sadece bir bölümü alınırken bazı vakalarda mide tamamıyla çıkartılabilir. Hatta kanserli hücrelerin yayıldığı çevre doku ve organların da alınması gerekebilir. Tüm bunlar laparoskopik mide kanseri ameliyatının süresini etkilemektedir.
Laparoskopik Mide Kanseri Ameliyatı günümüzde gelişen tıbbi teknolojinin en önemli avantajlarından biridir. Büyük kesiler açılmadan, açık ameliyatlardaki risk unsurlarını büyük oranda ortadan kaldırarak mide kanserinin tedavi edilmesini sağlar. Hem doktora hem de hastaya önemli avantajlar sağlayan kapalı mide kanseri cerrahisi hasta genel anestezi etkisi altındayken gerçekleştirilir. Bu da hastanın operasyon boyunca konforlu olmasını sağlar. Hastanın bedenine minimal kesilerle giriş sağlanır ve ameliyat kamera rehberliğinde gerçekleştirilir. Başarı oranı yüksek olduğu gibi aynı zamanda enfeksiyon, kanama ve benzeri komplikasyon riski de son derece düşüktür.
Mide kanserinin ameliyatla tedavi edilmesinden sonra hastaların hayatında beslenme açısından yeni bir dönem başlar. İyileşme sürecinin sağlıklı şekilde tamamlanabilmesi için doktorun beslenme tavsiyelerine uyulması gerekir. Bu dönemde hastanın özen göstermesi gereken durumlar şu şekildedir:
Copyright © 2025 Kuntay Kaplan Tüm Hakları Saklıdır