Mide, işlevi bakımından insan vücudunun en önemli organlarından biridir. Sindirim sisteminin en önemli unsurlarından biri olan midenin üst bölümünde yemek borusuna doğru oluşan istenmeyen sarkmalar, tıp literatüründe mide fıtığı olarak adlandırılır. Fıtık midenin üst bölümünde, göğüs ve karın bölgesini birbirinden ayıran diyafram kasındaki bir açıklıktan göğüs yönünde şişmesine yol açar.
Diyaframın mideye bağlandığı noktada yemek borusunun geçtiği küçük bir açıklık bulunmaktadır. Mide fıtığı vakalarında mide yer değiştirir ve bu boşluğa yerleşir. Mide fıtığı, genellikle ilaç uygulamaları ile kontrol altına alınabilir. Ancak büyük boyuttaki fıtıklar için cerrahi tedavi seçeneği gündeme gelir.
Mide fıtığı cerrahisi yaygın şekilde uygulanan bir operasyondur. Sarkan midenin cerrahi müdahale ile yerine yerleştirilmesi işlemine mide fıtığı ameliyatı adı verilir. Gastroenteroloji Cerrahisi Uzmanı ve Genel Cerrah Doçent Doktoru Kuntay Kaplan mide fıtığı ameliyatları hakkında bilinmesi gerekenleri anlattı.
Mide fıtığı, midenin üst bölümünün diyafram kasında bulunan bir açıklıktan göğse doğru itilmesinin sonucunda meydana gelen şişmedir. Diyafram, göğüs boşluğu ve karın boşluğunu birbirinden ayıran bir çeşit bariyerdir. Fıtık organ ya da dokuların içinde bulundukları doku bariyerinde oluşan zayıflıktan içeri girmesi halidir. Mide fıtığı, en yaygın görülen fıtık türlerinden biridir.
Mide fıtığı, diyaframda önceden beri var olan zayıf bir boşluğu zorlayabilir. Kişinin yoğun stres altında olduğu gergin dönemlerinde bu açıklık genişler. Mide fıtığı uzun bir zaman diliminde yavaş yavaş gelişen bir sağlık sorunlarıdır.
Mide fıtığı, ekşime, geğirme, göğüs ağrısı, mide yanması ve hazımsızlık gibi belirtilerle kendisini gösterir. Çoğu insan mide fıtığı belirtilerini görmezden geldiği için tanı gecikebilmektedir. Genel olarak mide fıtığından şüphe edilmesini gerektiren belirtileri sıralamamız gerekirse:
Uzman bir doktor tarafından gerçekleştirilen fiziksel muayene sonrasında midenin ve yemek borusunun görünümüne bakılarak mide fıtığına dair tanı konulabilir. Bazı durumlarda vücudun gösterdiği asit reflü belirtileri mide fıtığına işaret ediyor olabilir. Yemek borusunda asit varlığını tespit etmek için yemek borusu pH testine başvurulabilir. Mide fıtığının tanısını koyarken yararlanılan test ve tetkikleri sıralamamız gerekirse:
Mide fıtığının boyutu ve konumu tespit edildikten sonra uygulanan cerrahi müdahale, mide fıtığı ameliyatı olarak adlandırılır. Mide sarkması olarak da tanımlayabileceğimiz mide fıtığının cerrahi tedavisinin ardından organlar olmaları gereken doğal konumuna yeniden yerleştirilir.
Mide fıtığı cerrahisi sırasında fıtığın nüks etme riskine karşı önlem almak için bölgeye sentetik yama uygulanabilir. Mide fıtığı ameliyatının süresi vakanın karmaşıklığına ve fıtığın boyutuna göre farklılık gösterebilmektedir.
Hemen her yaş grubundan insanda görülebilen mide fıtığının en çok karşımıza çıktığı yaş grubu, elli yaş üzeri bireylerdir. Mide kaslarının gevşekliği, hastanın genetik özellikleri mide fıtığının gelişmesinde etkilidir.
Mide fıtığının belirtileri de fıtığın konumuna ve büyüklüğüne göre değişir. Ufak fıtıklar herhangi bir belirti göstermezken büyük boyutlu fıtıklar, insanın günlük yaşamını sekteye uğratacak ve rahatsızlık yaratacak düzeyde ciddi belirtilere yol açabilir.
Mide fıtığının yol açtığı belirtilerden şikayetçi olan kişiler hastaneye başvurduklarında uzman bir doktor tarafından muayene edilir. Yapılan fiziksel muayene ve diğer tetkiklerden sonra doktor mide fıtığına dair tanı koyar. Tanı koyulduktan sonra vakanın ve hastanın özelliklerine göre ilaç tedavisine başvurulabilir. Fakat büyük boyutlu bir fıtık söz konusu ise ilaç uygulamaları tedavide yetersiz kalabilir. Bu gibi vakalarda doktor cerrahi tedavi seçeneğini gündeme getirir.
Her cerrahi prosedürde olduğu gibi mide fıtığı ameliyatlarında da bazı risk unsurları söz konusudur. Bu risk faktörleri hastanın genel sağlık durumuna göre şekillenebilir. Örneğin akciğer hastalığı, kalp rahatsızlığı ya da böbrek hastalığı gibi bazı kronik rahatsızlıkları bulunan kişilerde ameliyatın daha büyük risk taşıdığını söyleyebiliriz.
Mide fıtığı ameliyatına karar verilmeden önce doktor hastayı ameliyatın olası tüm riskleri ve faydaları hakkında kapsamlı olarak bilgilendirir.
Mide fıtığı cerrahisinin ardından bazı hastalarda meydana gelebilecek risk unsurlarını sıralamamız gerekirse:
Mide fıtığı cerrahisinin ardından doktorun verdiği öneri ve talimatlara uyulması büyük önem taşır. Hastaneden taburcu olduktan sonra hastanın dikkat etmesi gereken konular şu şekildedir:
Mide fıtığı cerrahisinin ardından hastanın kaç günde iyileşme göstereceği, genel sağlık durumuna, operasyonun nasıl geçtiğine ve söz konusu fıtığın boyutuna göre farklılık gösterebilir. Buna karşın genellikle hastalar mide fıtığı cerrahisinden sonra ortalama iki haftalık bir iyileşme sürecinin ardından günlük yaşantılarına dönebilirler.
İlaç uygulamaları ile mide fıtığı tedavisinde sonuç alınamazsa mide fıtığı cerrahisine karar verilir. Kalp, akciğer veya böbrek gibi kronik rahatsızlıkları bulunan hastalar duruma göre mide fıtığı ameliyatı için uygun bulunmayabilir. Buna karşın büyük boyutlu bir fıtık şikayeti yaşayan ve kronik hastalıkları bulunmayan herkes mide fıtığı ameliyatı olabilir.
Laparoskopik yani kapalı yöntemle gerçekleştirilen mide fıtığı ameliyatının sonrasında derin kesiler açılmadığı için çok daha az ameliyat izi söz konusu olur. Zaman içerisinde bu izler de dışarıdan fark edilmeyecek hale gelir. Hastanın ağrı şikayetleri de açık ameliyatlara göre çok daha az olur. Yaşanan ağrı şikayetleri ise doktorun reçete edeceği ağrı kesicilerle kontrol altına alınır.
Mide fıtığı ameliyatlarının fiyat ve maliyetlerini etkileyen bazı faktörler vardır. Operasyonu gerçekleştirecek olan cerrahın uzmanlık ve tecrübesi, hastanenin teknik donanımı ve insan kaynakları, ameliyatta kullanılacak ekipmanların maliyetleri mide fıtığı ameliyatının fiyatlarında etkili olmaktadır. Mide fıtığı ameliyatı fiyatları hakkında net ve güncel bilgi almak için bizimle iletişime geçebilirsiniz.
Genel Cerrahi ve Gastroenteroloji Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Kuntay Kaplan, Adana'da deneyimli ekibi ve yüksek teknolojik donanımıyla Minimal Gastrik Bypass ameliyatlarını başarıyla gerçekleştiriyor. Adana'nın yanı sıra, Mersin, Osmaniye, Gaziantep, Kayseri, Şanlıurfa, Adıyaman, Malatya, Nevşehir, Aksaray, Konya, Karaman, Diyarbakır, Mardin, Hatay, Niğde, Kahramanmaraş, Elazığ, Sivas, Yozgat, Batman, Muş, Kilis, Erzincan, Şırnak, Hakkari ve Siirt gibi pek çok ilden gelen hastalar bu sağlık hizmetinden faydalanıyor. Siz de Doç. Dr. Kaplan’ın bu hizmetinden yararlanmak istiyorsanız, Randevu Al Formunu doldurarak tedavi sürecini başlatabilirsiniz.
Mide Fıtığı Ameliyatı (Cerrahisi) fiyat ve maliyetleri çok sayıda faktöre göre şekillenmektedir. Hastanın genel sağlık durumu, operasyonda kullanılacak cerrahi ekipmanlar, ameliyatı yönetecek doktor ve cerrahi ekibin uzmanlık ve tecrübesi maliyeti etkileyen faktörler arasında yer alır. Bunun yanı sıra operasyonun gerçekleştirileceği sağlık kuruluşunun teknolojik donanımı, ameliyat sonrası ve öncesi işlemler, hizmetin verildiği şehir ve benzeri unsurlar da mide fıtığı ameliyatı (cerrahisi) fiyatlarını etkileyebilmektedir. Mide Fıtığı Ameliyatı (Cerrahisi) Fiyatlarına dair güncel ve net bilgi almak için bizimle iletişime geçebilirsiniz.
Copyright © 2025 Kuntay Kaplan Tüm Hakları Saklıdır